ZİKİR İLE İLGİLİ EVLİYA SÖZLERİ
Hasan Basri K.S. ve Hikmetli sözleri
“Zikir Allah Rasulünün Hz Ebu Bekir ile hicretlerinde sevr mağarasında Ebubekir es Sıddika tavsiye ettiği şekilde yapılmalı;
—YA Eba Bekr dilini üst damağına yapıştır ve ALLAH ALLAH ALLAH de.”
İmam-ı Kuşeyri (RA) Hz.leri buyurur ki:
“Zikrullah, velilik payesinin verilmesine sebep olur ve vuslat alametini ve iradesini tahakkuk ettirir. Hakk’a (CC), vuslat yollarının en kavi ve metini Zikrullah yoludur.”
“Zikir bir kazmadır,onunla gönüllerdeki yabancı dikenleri temizlersin.“ Ubeydullah Ahrar
“Her anda Allah kelimesine ihtiyaç vardır. Her vakit Besmeleye, her saatte Lâ ilâhe illallâh’a ihtiyaç vardır. O zikr-i İlâhî sâyesinde ene mahvolur.“ SAİD NURSİ Mesnevî-i Nuriye – Onuncu Risale
Said-i Nursi Hz. Mektubat/29. mektup/429;
“Bu seyr-i süluk-i kalbinin ve hareket-i ruhaniyenin (ruhun hareketinin seyrinin, yolculugunun, Allah’a yükselmesinin) miftahlari (anahtarlari) ve vesileleri, zikr-i ilahi (Allah’i zikretmek) ve tefekkürdür.“
İmâm-ı Rabbânî; “Her vakit, Allah’ı zikr etmek lâzımdır. Kalpte başka hiçbir şeye yer vermemelidir. Yerken, içerken, uyurken, gelirken, giderken hep zikir yapmalıdır.”
Cübeyr bin Nüfeyr; “Her an, dilleriyle Allah’ı zikr edip, O’nu bir an unutmayanlardan herbiri, güler bir hâlde Cennet’e gireceklerdir.“
Hâce Muhammed Bakir el-Huseynî el-Lâhorî Hz.:
“Zikir, Allah’a vusul (ulaşma) sebeplerindense de, rabıtasız ve şeyhde fâni olmaksızın yapılan zikir ulaştırıcı olmaz.”
YUNUS EMRE HZ.;
“Yunus sen bu dünyaya niye geldin, gece gündüz Hakkı zikretsin dilin. „
İmam-ı Rabbani Hz. 3.cilt 84. Mektup;
“Allahu Teala’ya hamd olsun, ve Onun seçtiği sevdiği kullarına selam olsun! Bu yolda çalışmak isteyen önce itikadını hak yoldaki alimlerin bildirdiklerine göre düzeltmesi lazımdır. Derin alimler bütün bilgilerini Eshab-ı Kiram’dan aldılar kendi düşüncelerini ve felsefecilerin fikirlerini bunlara karışdırmadılar. Allahu Teala, onları çalışmalrını bol bol mükafat versin! Sonra herkese lazım olan fıkıh bilgilerini öğrenmelidir. Bundan sonra bu öğrendiklerini yaşamalıdır. Ondan sonra her zamanında Allahu Teala’yı zikretmelidir. Fakat zikir yapmasını kamil ve mükemmel bir zatdan öğrenmesi şartdır. Nakış olandan öğrenirse kemale eremez. Başlangıçda o kadar çok zikretmelidirki FARZ NAMAZLARI VE BUNLARIN SÜNNETLERİNİ KILDIKTAN SONRA, ZİKİRDEN BAŞKA BİR İBADET YAPMAMALI! KURANI KERİM OKUMAYI VE NAFİLE İBADETLERİ BAŞKA ZAMANA BIRAKMALIDIR. ABDESTLİDE ABDESTSİZDE ZİKİR ETMELİDİR. AYAKTA İKEN OTURURKEN YATARKEN HEP BU VAZİFEYİ YAPMALIDIR. SOKAKDA GİDERKEN, YERKEN VE UYUYACAĞI ZAMAN ZİKİRSİZ OLMAMALIDIR (FARİSİ BEYT TERCEMESİ)”
ABDULKADİR GEYLANİ HAZRETLERİ (SIRRUL ESRAR) ZİKİR NAMAZDAN ÜSTÜNDÜR;
“Şeyh Safi (RA) Hz.leri’ne sordular: “Zikrullah etmek, namazdan efdaldir buyuruyorsunuz. Halvette bulunan dervişlerinizi, nafile namaz kılmaktan men ediyorsunuz. Oysa namaz, İslam’ın en büyük erkanından değil midir? Böyle olduğu halde, neden Zikrullahı çok ettiriyorsunuz da, namazı az kıldırıyorsunuz?” Hz. Şeyh (RA) Hz.leri cevap verip buyurdular ki: “Zikrullah namazdan şu sebeple efdaldir. Namaz insanları yalnız zahiri münkerlerden men eder. Bir kimse namaza durduğu zaman, kendisinden bu zahiri kötülükler ve münkerler zuhur etmez. Halbuki zahir halkın nazargâhıdır. Onu yalnız insanlar öyle görürler. Fakat namaz insanı batınî kötülüklerden, münkerlerden men etmez. Bir kimse zahirden zamazda görünür. Amma gönül batını kötülükler ve münkerlerle meşgul olabilir. Çünkü batını, Hakk’ın (CC) nazargâhıdır. Halk onu görmez ve bilmez. Allahü Teala (CC) Hz.leri’ni zikretmek ise batıni safi (temiz) kılar ve batinî kötülük ve münkerlerden men eder. Yani Hakk’ın (CC) nazargâhı olan batını, kötülüklerden ve münkerlerden men eder, temizler. Bizim de maksudumuz da zaten gönül aynasını temizlemek değilmidir ki, iki cihanın hakikatları oradan görünsün! İşte bunun için zikir namazdan Efdaldir.” buyurmuşlardır.(Ankebut-45)”
İmam Gazali – Mükasefetü’l Kulub – Kalplerin Keşfi 47. Bölüm (Ankebut45)
ALLAH’I ZİKRETMENİN FAZİLETİ
«— Allah’i zikretmek, hiç süphesiz, en büyük ibadettir»
(Ankebut Süre-i Celilesi; 45)
İbni Abbas (R.A.) yukardaki âyet hakkında der ki. «Bu âyeti iki türlü anlamak mümkündür;
1) “Allah (C.C)’ın sizi anması, sizin O’nun anmanızdan daha önemlidir.”
2) “Allah (C.C)’i anmak, geride kalan her türlü ibadetten üstündür.» Buna dâir daha bir çok âyetler vardır.”